1 Haziran 2009 Pazartesi
Man on Wire
Sekizinci !f İstanbul AFM Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali sebebiyle ülkemize de uğramış bir filmden bahsedeceğim. Geçtiğimiz günlerde Ntv ekranlarından da izleyiciye sunulan Man on Wire. Teldeki Adam. "Yüzyılın Sanatsal Suçu" olarak tanımlanan filmimiz aslında bir belgesel. Gerçek bir olayı tüm detaylarına kadar anlatıp, bizlere yaşanan heyecanı hissettiren türden bir belgesel. Konumuzu ucundan toparlayarak anlatmaya başlayalım. Yıl 1974. Fransız bir genç, o zamanın en yüksek binaları olan New York'taki İkiz Kuleler'in arasına gerdiği ipin üzerine çıkarak, o devasa yüksekliğe aldırmadan ip üzerinde yürümeye başlar. Ve bu yürüyüş tam tamına 1 saati bulur. Philippe Petit yıllardır hayalini kurduğu şeyi en sonunda başarmıştır. İp cambazı daha sonra polislerin isteğiyle zoraki de olsa ipten iner. Tabii hemen akabinde yaptığı bu gösteriden dolayı polisler kendisini alıkoyar. Fakat akıl sağlığı bozuk şüphesi güdüldüğü için tutuklanmaz. İşin gerçeğinde kendisi akıl hastası değildir. Ama biraz çılgın olduğu gerçek! 411 metre yüksekliğe çıkıp bir ipin üzerinde yürümek, izleyenler için pek bir eğlenceli evet, ama ya bunu gerçekleştiren için ne ifade ediyor? Bu sorunun yanıtını da Philippe Petit belgeselimizde son derece tiyatral konuşmasıyla bizlere sunuyor. Petit'in olayların akışını anlatırken yaşadığı heyecan görülmeye değer. Peki İkiz Kuleler'e çıkmak kolay mıydı? Elbette hayır. Zordu, fakat engeller Petit'in arkadaşları sayesinde aşılmıştı. İkiz Kuleler'e güvenli giriş yapmak, en üst kata çıkmak, ipleri iki kule arasına germek ve benzeri detaylar el birliğiyle aşılmıştı. Belgeselimizi izlerken dikkat edilmesi gereken şeyler var. Örneğin Petit'in bu gösteriyi yaptıktan sonra Amerika'da kazandığı haklı ün, onda bazı şeyleri fazlasıyla değiştirmiş. Eski arkadaşlarını ve sevgilisini bir kenara itmiş açıkçası. Bu durum belgeseli izleyince daha net anlaşılıyor. Belki kimileriniz, "bu kadar kallavi bir iş yapan adamın buna hakkı vardır" diyebilirsiniz. Kişiden kişiye değişir tabii. Neyse siz gözden kaçırmayın bahsettiğim sahneleri. James Marshs'ın yönetmenliğini üstlendiği belgesel filmimiz, 2009 Akademi Ödülleri'nde "En İyi Belgesel" kategorisinde birinciliğe uzandı. Oscar'lı filmimizden hayata dair mesaj çıkarmak isteyenler için Philippe Petit şunları söylüyor: "Asla, asla deme ve başkaldırıyı sözcüklerle sınırlama, eyleme dök." Keyifli seyirler.
Man on Wire @ IMDb